Urfa’da Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) faaliyet gösteren Yılmazlar Terlik ve Ayakkabı fabrikasında çalışan yaklaşık 200 işçi, işyerinin kapandığı iddiasıyla Kod-17 ile tazminatları verilmeden işten çıkarıldı. Malzeme eksikliği iddiasıyla ilk olarak emekçilerin bir kısmının ücretsiz izne diğerlerinin de yıllık izne çıkarılmasının ardından fabrikanın içerisinin boşaltıldığı iddia edildi.
BirGün’den Deniz Güngör’ün haberine göre; Patronların Ensesindeyiz Platformu ile örgütlenen işçiler, fabrikada çalıştıkları süre boyunca maaşlarının yatırılmadığını belirterek yaşadıklarını anlattı. İşçilerden Müslüm Bellik haklarını alana dek mücadeleden vazgeçmeyeceklerini belirtti.
Haklarına çöktüler
İşe girdikleri günden itibaren maaşlarının tam yatırılmadığını belirten Bellik “Son 2-3 ayda maaşlarımız tam verilmedi. Ücret verdikleri zamansa bu en fazla bin lira oluyordu. Ardındansa üretim olmadığını söyleyerek bir kısmımızı ücretsiz izne diğer bir kısmımızı ise yıllık izne çıkarttılar” dedi. İzne çıkarılmalarının ardından fabrikanın boşaltıldığı haberini aldıklarını söyleyen Bellik “İznimizin ilk haftasında fabrikanın boşaltıldığı haberini aldık sonrasında da Kod-17 ile işten çıkartıldık ve tazminatlarımızı hâlâ alamadık. 10 Aralık’ta tazminatlarımızı vereceklerini söylediler ancak maaşlarımızı bile ödemedikleri için tazminatlarımızı vereceklerine inanmıyoruz” diye konuştu.
Ne sigorta ne de maaş tam yatmış
Ödenmeyen ücretleri için işverene ulaşmaya çalıştıklarını ancak herhangi bir dönüş alamadıklarını aktaran Bellik “Kendilerini birçok kez aradık ancak hiçbir şekilde ulaşamadık sonrasında da bizi her yerden engellediklerini gördük. Zaten ekim ayında çalıştığımız günlerin sigortasını da yatırmamışlar” ifadelerini kullandı.
Fabrika içerisindeki malzemelerin de Suriye’nin Tel Abyad şehrindeki bir fabrikaya taşındığına dair iddialar olduğunu kaydeden Bellik son olarak şunları söyledi: “İşveren Rusya’da, Suriye’de ve Özbekistan’da yer açmış. Urfa’daki makinalar ise Tel Abyad’a taşındı. İşveren bunları sattığını söylüyor ancak yalan söylüyorlar. Biz haklarımızı istiyoruz ama ödeneceğine dair de pek bir inancımız yok.”
