Yıllar önce eski TRT çalışanı Özdemir İnce’nin dikkat çektiği TRT’deki dinselleşme bugün yerine içi boş bir kuruma çevirdi.
Sol’da yer alan habere göre, TRT kadroları hızla ilahiyatçılarla dolarken 2 bin kişi emekliliğe sevk edildi ve kurumun arazileri rant uğruna peşkeş çekildi.
Yıllar önce hesaplaşma gün yüzüne çıkmıştı
Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olduğu dönemlerde TRT çalışanları, kurumdaki kadrolaşmaya dikkat çekerek bir mektup ele almış ve mektubu da “irtica, TRT’de kadrolaşmaya devam ediyor” cümleleriyle bitirmişlerdi.
Ardından bir yazı yazan eski TRT çalışanı Özdemir İnce ise şöyle yazmıştı:
“TRT’ye 1969 yılında girdim. TRT Televizyonu’nun kurucu kadrosu içinde yer aldım. TRT Kuruluş ve Görev Yönetmeliği’nin Televizyon bölümünü yazan iki kişiden biri benim. 1982’ye kadar ya Öndenetim ve Redaksiyon Müdürü idim, ya Program ve Yayın Müdürü idim, ya da kızakta Genel Müdürlük Müşaviri idim. 12 Mart, 12 Eylül ve Milliyetçi Cephe Hükümetleri dönemlerini bu üç görevden birini yaparken yaşadım.
Ancak, TRT çalışanlarının yazdıklarına benzer rezaletle karşılaşmadım. Yayıncılıkta yönetim görevine atananların hepsi meslekten kimseler idi. Yani mesleği bilmekteydiler. Televizyon Daire Başkanlığı’na, Program ve Yayın Planlama Müdürlüğü’ne, televizyon müdürlüklerine hiçbir zaman meslek dışı biri atanmadı.
Zihniyet darbesi
TRT’de yapılanları mesleki açıdan değerlendirecek değilim. TRT’de olanlar AKP’nin bütün devlet kurum ve kuruluşlarında uyguladığı gözü dönmüş zihniyet darbesinin en çarpıcı örneklerinden biri. Her ne pahasına olursa olsun kadrolaşma. Bu kadrolaşma, günü geldiğinde mutlaka hesap verecek. Çünkü, biliyorum ki, TRT’nin Kuruluş ve Görev Yönetmeliği yerinde duruyorsa, Personel Yönetmeliği yerinde duruyorsa, göreve alınacak ve göreve atanacak elemanların niteliklerini belirleyen yönetmelik yerinde duruyorsa, TRT failleri yaptıklarının hesabını yargı önünde verecektir.”
O günlerden itibaren 2 bin TRT çalışanı emekli edildi
TRT’ye yıllarca emek veren deneyimli kadrolar, AKP eliyle zorla emekli edilirken, bu kadroların bir bölümü de yine istihdam fazlası denilerek başka kamu kurumlarına gönderilmişti.
Gönderilen bu kadroların yerine 3 binden fazla alım yapılırken, bu alımların önemli bir bölümü yandaş isimlerin kuruma doldurulması şeklinde gerçekleşti.
Birçok işi kendi bünyesinde yapabilen kurum, girilen yeni sürecin sonunda dış alımlara milyarlarca lira harcamaya başlarken, yapılan yandaş takviyeleriyle 5 bin olan kurum çalışanı sayısı da 8 bine yükseltildi.
“Yayınlanamayacak işler TRT’de yayınlanmaya başlandı”
Sol’a konuşan eski TRT emekçisi TRT’deki sipariş usulüne dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Hepsi tuhaf cezalarla, sürgünlerle karşılaşmış durumda. Geriye kalan ve ilerici olan TRT emekçilerinin yaptığı işlerse yayınlanma şansını bulamıyor. TRT’de alanının en iyisi olan çeşitli alanlardan birçok insan mesleğine küstü. İç yapımları bitirdiler. Parayı yandaşlara aktarmak için dışarıya iş sipariş edilmeye başlandı. Bir buçuk saatlik çocuk programı on bin liraya mal ediliyordu. Şimdi dışarıdan çocuk programı satın alındığı için eski program kalktı, 30 bin liraya 15 dakikalık bir çocuk programı yaptırılmaya başlandı. Televizyonculukta en önemli olan şey format üretmektir, TRT bunun yerine yüzünü dışarıya döndü ve teknik olarak yayınlanamaz raporu alacak kalitedeki işler TRT’de yayınlanmaya başlandı.”
TRT reyting sıralamasına giremiyor
Son dönemde “özü sözü insan” sloganıyla her yerde görünür olmaya çalışan TRT, uzun yıllardır reyting alamıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, 2018 yılından bu yana Televizyon İzleme Araştırmaları Komitesi tarafından yapılan reyting ölçümlerine yayın yasağı konulduğunu ileri sürmüş, kararın TRT’nin baskısı ile alındığını söylemişti.
İlgezdi, “TRT, reyting sıralamasında ilk yüze 10 program dahi sokamıyor. TRT güvenirliğini yitirdiği gibi içinin boşaltıldığı görünmesin diye reytinglerin açık biçimde yayınlanmasını engelliyor” demişti.
TRT arazileri kafa karıştırıyor
İçi tamamen her anlamda boşaltılmış olan TRT’nin Harbiye ve Ulus’taki stüdyolarının bulunduğu arazilerin ne olacağı soru işareti yaratmış durumda.
Öte yandan ise vatandaşın zorla ödediği paylar sebebiyle 15 yıllık süreçte TRT’ye yaklaşık 50 milyar TL aktarılmış durumda.